Düğün tarihi belli olduktan sonra gelin olarak aklınıza gelmese bile çevreden başlar sorular gelmeye: Nasıl bir gelinlik düşünüyorsun? Bu soruya cevabım hep bakınca karar vereceğim demekti. Ama kesin olan birşey vardı ki gelinliğimi alacağım yer. Can dostum güzel insan Hilda’nın babasının mağazasından=) Hilda ile ilk okul birinci sınıftan beri birlikteyiz. Okulun ilk günü ilk sıra arkadaşım.. Hani 90lı yıllarda hatıra defterleri, anketler vardı orada size maniler yazan arkadaşlar olurdu:) bana yazılan mani hep şu şekildeydi:
Mavi önlüğünde başarılar
Beyaz gelinliğinde mutluluklar dilerim.
Not: Gelinliğini Hilda’nın babasından al…
Yani benim daha eşim olacak kişiden haberim yokken gelinliğimi nereden alacağım belliydi:) burdan tüm ilkokul arkadaşlarıma selam olsun dileklerini yerine getirdim çünkü:)
Düğüne 3 ay kala ilk deneme için gittim. Modeller açıldı, kataloglar incelendi. Bence ne istediğinize o an karar veriyorsunuz zaten. Ama şöyle birşey oldu; normalde gelinlik seçilir sonra aksesuar bakılır ben önce aksesuarımı sipariş ettim sonra ona gelinlik uydurdum:) Aksesuarımı seçtiğimde duvak takmayıda düşünüyordum ama daha sonra sırt dekolteli bir gelinlik istediğimi anlayınca duvaktan tümüyle vazgeçtim.
Denediğim modellerin hepsini fotoğrafladı can dostum güzel insan Hilda:) Ama tabi damat bu fotoğrafları hiç görmedi:)
7 Hazirandaki düğünümüz için gelinlik bakmaya 27 Nisan da başladım. İlk anda kararımı verdim. Kollu ve sırtı açık sade parıltısız bir gelinlik istiyordum Aşağısı pileli straplez bir gelinlik denedim. Pileleri ve kırık beyaz rengi çok hoşuma gitti. Altı böyle olmalı dedim. Sonra kendimiz güpürden kol yaptık bu gelinliğe.
Denediğim modellerin hepsini fotoğrafladı can dostum güzel insan Hilda:) Ama tabi damat bu fotoğrafları hiç görmedi:)
7 Hazirandaki düğünümüz için gelinlik bakmaya 27 Nisan da başladım. İlk anda kararımı verdim. Kollu ve sırtı açık sade parıltısız bir gelinlik istiyordum Aşağısı pileli straplez bir gelinlik denedim. Pileleri ve kırık beyaz rengi çok hoşuma gitti. Altı böyle olmalı dedim. Sonra kendimiz güpürden kol yaptık bu gelinliğe.
İlk denediğim o straplez gelinlik bir anda hayalimdeki gelinlik oluvermişti.
Ama yine de acele etmek olmazdı. Daha denemem gerekiyordu. Gelecek modeller vardı. Onlardan da denemem gerekirdi. Mayıs başı gibi yeni modeller geldi. Yeniden gittim denemeye. Tüm fotoğraflarda paspalım. Ama hepsinde ayakkabım yanımdaydı.Gelinliğimin altında absürt durmamalıydı turuncu ayakkabılar:)
Bu gelinliğin sırtı güzeldi ama yakası bende güzel durmadı.
İşte genelde sırtını beğendiğim gelinliklerin yakasını önden duruşunu beğenmedim.
Bu da fransız güpürü bir gelinlik işte. Çok zarif ancak ne bana ne de tarzıma uygun değildi.
Bu gelinliği denediğimde işte sırtı böyle olmalı dedim. Ama iplerini istemiyordum. Turuncu ayakkabımı aylar öncesinden getirtmiştim daha gelinlikten habersiz, eteklerde güpür istemiyordum bu yüzden. Bohem bir gelin, işte beni anlatan tarz buydu.
Oturduk konuştuk hildoşumla. Bir gelinliğin önünü bir gelinliğin sırtını bir gelinliğin eteğini bir gelinliğin yakasını İzmir’de çalıştıkları moda evine gönderdik. Fotoğrafları yollarken acaba turuncu bir fiyonkta mı koysak sırtına dedik. Sonra kaynadı gitti bu o cümbüşte. 15gün sonra gelinliğim gelmişti. İş yerinden çıkışta koşarak gittim. Bu kez sadece Hilda yoktu, annem, kayınvalidem, kardeşlerim, görümcem hepsi geldiler. Saç aksesuarlarımı ve ayakkabıyıda aldım yanıma. O turuncu fiyonk ne de güzeldi. Bayılmıştım bu sürprize:)
Gelinliğim bir harika olmuştu. Ancak ben gelinlik için ölçü verdiğimin üstünde geçen 15 günde kilo kaybına uğramıştım. Göğüsten bol geldi gelinlik. Daralttılar ama bu defa yaka yukarı doğru çıktı. Moda evine fotoğrafları yolladılar. Gelinliği geri göndermemizi 1 hafta içinde istediğimiz şekilde bana yollayacaklarını söylediler. Bizde öyle yaptık. Ve 7 hazirandaki düğünümüz için gelinliğimi 2 haziran da teslim almış olduk:)
Ayakkabılarıma gelince. Düğüne 8 ay falan vardı, turuncu ayakkabı giymeye karar verdim ve saç aksesuarlarım için siparişi Bilun’a verdim. Ama internette bir türlü turuncu ayakkabı bulamıyordum. 2 ay boyunca her sabah markafoni, trendyol, zizigo v.b sitelerde gezdim durdum. Her birinden birer turuncu ayakkabı getirttim. Ama hepsini iade etmek zorunda kaldım. Çünkü ya rahat değildi, ya topuğu yüksekti, ya istediğim tonda değildi. İmdadıma yeniden Hilda koştu. Bir akşam bana arka arkaya turuncu ayakkabı fotoları yollamaya başladı. Hepsi çok ciciydi. İnanamadım, koştum kapısına dayandım. Aliexpress diye bir web sitesi. Gittigidiyor sistemi gibi çalışıyor. Ücretsiz kargo seçeneği de var. Gelin ayakkabımı o siteden aldım ve bana ulaşması tam 1 ay sürdü. Öyle rahat bir ayakabıydı ki yanıma babet ya da converse almadım ben. Kızkardeşlerim topuk kısmına konulan silikonlardan almış. Saat 12 de baba evinden çıkarken giydiğim turuncu ayakkabım , gece 2 ye kadar ayağımdaydı… Bu konuda biraz şanslıydım sanırım:)
Benim gelinlik hikayem de böyle işte. İlk denediğim gelinlikte kendime has oynamalarla turuncu bir gelin oluverdim. Er ya da geç hayalinizdeki gibi bir gelin olmanız dileğiyle..
Tupturuncu bir gelinden turuncu dilekler:)
Sevgiyle kalın:)